“Yaptığımız yatırımlarla Türk yükseköğretimi ileri bir seviyede bulunuyor”
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, geçen 18 yılda, altyapıya ve insan kaynağına yaptıkları yatırımlar sayesinde Türk yükseköğretim sisteminin bugün ileri bir seviyede bulunduğunu belirterek, “Öyle ki, yükseköğretim alanında ülkemizin sınırlarını aşan bir kapasiteye ulaştık. Üniversite sayımız 76’dan 207’ye, öğrenci sayımız ise 1 milyon 600 binden 8 milyon 400 bine yükseldi. Bu öğrenci sayısıyla ülkemiz, Avrupa’da üniversiteye erişim konusunda ilk sıraya çıktı” dedi.
Bu artışta kız öğrencilerin önemli bir yer tuttuğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanımız Erdoğan, “Daha önce yüzde 42 düzeyinde olan kız öğrencilerimizin oranı, bu yıl itibariyle yüzde 49’a yükseldi. Üniversitelerimizde görev yapan öğretim elemanı sayımız da büyük bir artış göstererek, 70 binden 180 bin düzeyine ulaştı. Yükseköğretim sistemimizdeki kadın akademisyenlerimizin oranı, Avrupa Birliğindeki yüzde 40 olan ortalamanın yaklaşık 5 puan üzerindedir” bilgisini paylaştı.
“Yükseköğretim bütçemiz 2,5 milyar liradan 36 milyar liraya çıktı”
Bütçeden üniversitelere ayrılan payı da ciddi oranda artırdıklarını, yükseköğrenim bütçesinin 2,5 milyar liradan bu yıl itibariyle 36 milyar liraya çıktığını bildiren Cumhurbaşkanımız Erdoğan, sadece sayısal değişimlerin yaşanmadığını, kalite odaklı yapısal dönüşümlerin de gerçekleştiğini bu dönemde ilk defa Yükseköğretim Kalite Kurulu’nun kurulduğunu söyledi.
“Yükseköğretimde temel amacımız, eğitim kurumlarımızın kalite odaklı faaliyetler yürütmesi, kalkınmada kritik rolü olan bilimsel alanların desteklenmesidir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Aynı şekilde, Ar-Ge ve inovasyonu teşvik eden iş birliğine açık bir iklimin oluşturulmasını, yerel ve bölgesel özellikler dikkate alınarak, tematik alanlarda ihtisaslaşmanın sağlanmasını hedefliyoruz. Bu doğrultuda çok sayıda eylem planı ve projeyi hayata geçirdik. Üniversitelerimizin ulusal ve uluslararası düzeyde rekabetçi bir yapıya kavuşmalarını temin etmek için yeni projeler üzerinde de çalışıyoruz. Tek tipçi anlayıştan uzaklaşan üniversitelerimiz, farklı değerler üretir hâle gelerek, birbirinin kopyası olmaktan çıkmıştır. Gerçi hâlâ eski Türkiye’nin alışkanlıklarıyla, devletten ve toplumdan kopuk bir şekilde inşa ettikleri hükümranlık alanlarını korumanın peşinde olanlar yok değil. Ama inşallah onlar da adım adım bu ülkenin üniversitesi olduklarını, bu millete hizmet etmekle mükellef olduklarını anlayacaklar. Kendi kişisel ve zümrevi çıkarlarını demokrasi ve özgürlük maskesi altında pazarlayanların gerçek yüzlerini ortaya dökmeyi sürdüreceğiz.”
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, bu dönemde Yükseköğretim Eğitim Programları Danışma Kurulu’nu ve Meslek Yüksekokulları Koordinasyon Kurulu’nu hukuki zemine kavuşturduklarını belirterek, meslek yüksekokullarının özellikle organize sanayi bölgelerinde faaliyet göstermesini özendirmek için öğrenci başına teşvik uygulamasını hayata geçirdiklerini anımsattı.
Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Yükseköğretimde Dijital Dönüşüm Projesinin de aldığı mesafeden memnun olduklarını vurgulayarak, salgın döneminde üniversitelerin başarılı bir uzaktan eğitim hizmeti verdiğini, bu sayede yükseköğretimde belirsizlik dönemi yaşanmadığını kaydetti.
“YÖK Anadolu Projesi” nedir?
Dünya yükseköğretimindeki üniversitelerin eşleştirme projeleri modellemeleri de dikkate alınarak geliştirilmiş olan “YÖK Anadolu Projesi”nin ilk aşaması 2018 yılında Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinde yapılan toplantıda 24 üniversitede “Dijital Dönüşüm Projesi” ile hayata geçirilmiş ve halen 2006’dan sonra kurulmuş toplam 54 üniversitemizde başarı ile devam etmektedir.
Yeni YÖK tarafından yükseköğretimimizde ilk kez uygulanacak olan “YÖK Anadolu Projesi”, yeni kurulan veya gelişmekte olan “genç üniversitelerin”, belirlenen bazı alanlarda gelişiminin diğer üniversiteler tarafından desteklenmesi amacıyla, akademik insan gücü ve araştırma alt yapısı bakımından daha gelişmiş “kıdemli üniversiteler” ile eşleştirilmesini öngörmektedir.
Proje kapsamında yapılan ön çalışmalar neticesinde Genç ve Kıdemli üniversiteler arasında eşleştirme protokolleri imzalanarak, proje kapsamındaki eşleştirmelerin “alanları, niteliği, öğrenci, akademik ve idari personel hareketliliği, eğitim ve öğretim, Ar-Ge ve proje alanlarında yapılacak işbirliklerinde üniversitelerin hak ve yükümlülüklerine ilişkin hükümler belirlenmiştir.
YÖK Anadolu Projesi içerisinde, 12 kıdemli üniversitemizin kıdemli öğretim üyeleri, 2006’dan sonra kurulan 15 Genç Üniversitemizin çeşitli bölümlerdeki öğrencilerine bizzat ders verecekler ve araştırma alanlarında danışmanlık yaparak yol göstereceklerdir. Üniversiteler araştırma alt yapılarını ve kütüphane olanaklarını karşılıklı olarak birbirlerine açacaklardır.
Proje, lisansta olduğu kadar, yüksek lisans ve doktora seviyesindeki genç akademisyenlere de önemli katkılar verecektir. Üniversitelerimizin “Açık Bilim – Açık Erişim” ve uzaktan eğitim olanakları da pandemi döneminde projenin yürütülmesine geniş bir kolaylık sağlayacaktır.
Tamamen gönüllülük esasına dayalı olarak yürütülecek olan projenin 2020-2021 akademik yılı bahar dönemi ile itibariyle hayata geçirilmesi planlanıyor. YÖK Anadolu Projesinden yararlanacak olan genç üniversitelerimizdeki öğrenci sayısı 170 bin 480’dir.
Proje kapsamında imzalanan “eşleştirme protokolü” neleri içeriyor?
